Astım durumunda akciğerlerimizdeki hava yollarını denetleyen mekanizmada sorun vardır. Akupunktur bu mekanizmaları normale döndürerek iyileşme sağlar.
Astım Rahatsızlığının Nedeni Nedir? Akupunktur Astımda Nasıl Etkili Olur?
Astım rahatsızlığında solunum yolları hastanın rahat nefes alıp vermesine imkan tanımayacak ölçüde daralmaktadır. Bu rahatsızlığın genetik tarafları olmakla birlikte sonradan edinilen yönleri de vardır:
1. Ailevi olarak bir yatkınlık söz konusudur.
2. Bununla birlikte, bu alerjik yatkınlığın açığa çıkmasını kolaylaştıran çevresel etkenler de söz konusudur.
Yaşanan güçlü stresler bu etkenlerin başında yer alırlar. Sonrasında polen, ev tozu ya da başka herhangi bir nedene bağlı olarak akciğerlerdeki solunum yolları ve hava kesecikleri daralmaya başlar. Bu durum tekrarlandıkça yerleşir ve nihayetinde astım hastalığı olarak oturur.
Hastanın bünyesi için alerjik olan etkenle karşılaşıldığı zaman bu durum tekrarlanır. Hastalık tekrarlayan ataklar ile seyreder. Bazen dışarıdan gelen alerjik herhangi bir etken olmaksızın bünyenin kendisi tarafından salgılanan gizli alerjik maddelerle de bu alevlenmeler yaşanabilir.
Rahatsızlığın temeline inildiğinde vücutta yer alan iki temel refleks sisteminin arasındaki dengelerin bozulduğu görülür. Bunlar sempatik ve parasempatik sistemlerdir. Astım parasempatik sistemin sempatik sisteme oranla daha aktif olduğu bir rahatsızlıktır.
Zaten tedavide, sempatik sistemi uyararak, sistemler arasındaki dengeyi yeniden sağlamak esastır. Tedavide kullanılan ilaçlar bu yönde geliştirilmiş ilaçlardır. İlaçlarla yapılan bu dengeleme çabası, ilaçlar kullanıldığı sürece bir sonuç verebilir. İlaçlar kesilir kesilmez hastalık yeniler. Astımın kronik hastalıklar sınıfına alınmasının nedeni budur. Modern tıp dahilinde tümüyle iyileşme elde etmek bugüne kadar mümkün olmamıştır.
Astımın akupunkturla tedavisine gelince;
Akupunktur ilaçlara oranla daha derin bir mekanizmadaki probleme yönelir. Madem ortada anormal bir etken yokken, herkesin rahatlıkla tolere ettiği bir ortamda akciğerdeki hava yolları daralmaktadır. Öyleyse akciğerlerimizdeki hava yollarını denetleyen mekanizmada sorun vardır. Beynimizdeki kriterler bozulmuştur ve akciğerdeki hava yolları olması gerekenden daha dar bir düzeye ayarlanmıştır.
Öyleyse kalıcı sonuç, bozulan kriterin düzeltilmesiyle elde edilebilir. Akupunktur hipertansiyonda olduğu gibi, astımda da bu kriterleri normalleştirerek ilerler. Diğer taraftan parasempatik sistem baskılanırken, sempatik sistem uyarılır ve tekrarlayan seanslarla bu denge yerleştirilir. Çoğunlukla haftada 2 seanstan 6 haftalık toplamda 12 seanslık bir tedavi ile tümüyle iyileşmek mümkündür.
Hastalığın iyileşme oranı da son derece yüksektir. Tedavi kesildikten sonra hastalığın nüksetme sıklığı bir sene içerisinde hemen hemen hiç yoktur. Bir yıl sonra 3 seanslık bir destek tedavisi yapılır. Böylece elde edilen etki daha yerleşik hale getirilir. Daha sonraki 1 seanslık bir destek tedavisi hastalığı bitirmek için çoğunlukla yeterlidir.
Dr. Mehmet Salih Özaytürk